10 Yıllık Getiri %4'ün Altında Kalırsa Hazine Tahvilleri Daha Derin Bir Ralliyi Tetikleyebilir

Ekonomik

Özet:

ABD Hazine tahvilleri piyasasında opsiyonlara olan talep, yatırımcıların 10 yıllık tahvil getirilerinin %4'ün altına daha da düşmesine karşı koruma aramasıyla artıyor. Bu hareket, tahvil piyasasında daha geniş çaplı bir yükselişe yol açabilir.

Açık pozisyon sayısı, yani yatırımcıların elinde tuttuğu aktif pozisyon miktarı, son zamanlarda 10 yıllık Hazine opsiyonlarında büyük bir artış göstererek, getiriyi şu anki %4 civarından %3,85'e kadar düşürdü. Bu seviyenin altında devam eden bir hareket, hazırlıksız yakalanan yatırımcıların daha fazla korunmaya yönelmesine ve daha fazla Hazine alımına yol açacaktır.

Perşembe günü 10 yıllık tahvil getirileri %4'ün altına gerileyerek %3,98 civarında işlem gördü. Bunun nedeni, küçük ABD kredi kuruluşlarındaki kredi stresi işaretlerinin daha güvenli varlıklara olan talebi artırmasıydı.

Kurumsal tahvillerden ipoteklere kadar her şeyin maliyetini ölçen 10 yıllık Hazine tahvili getirilerindeki %4 seviyesi, yılın büyük bir bölümünde tahvil piyasası için sağlam bir direnç oluşturdu. Getiriler, Başkan Donald Trump'ın Nisan ayında kapsamlı gümrük vergileri açıklamasının ardından yalnızca kısa bir süreliğine kilit seviyenin altına indi, ancak bu hafta birkaç kez bu seviyenin altında işlem gördü.

Son haftalarda opsiyon talebi, 113,00 ile 114,50 arası vade aralığında açık pozisyonlarda artış gösterdi. 10 yıllık getiri oranının %4'ün altına düşmesi durumunda, bu opsiyonların daha da değer kazanması mümkün olacaktır.

Bu durum, bu alım opsiyonlarında eksik hissesi olan aracıların, temel vadeli işlemleri satın alarak zararlarını korumaya başlamalarına ve nakit getirileri üzerinde daha fazla baskı oluşturmalarına neden olabilir. Delta hedge olarak bilinen bu tür faaliyetler, aracıların opsiyon pozisyonlarını nötr bir pozisyonda tutmaya çalışmasıyla Hazine vadeli işlemler piyasasında önemli bir işlem hareketliliğini artırabilir.

Çarşamba günü, Hazine opsiyon işlemleri, Aralık 10 yıllık opsiyonlarında büyük hacimli bir işlem içeriyordu ve açık pozisyonlara bakıldığında, bu 10 yıllık opsiyonların bazılarında kâr alımı söz konusuydu. Ancak, aşırı açık pozisyonların da gösterdiği gibi, piyasada hala birden fazla pozisyon bulunuyor ve bu durum hareketlilik yaratabilir.

Geçtiğimiz hafta, Başkan Donald Trump'ın Çin ürünlerine yönelik gümrük vergilerini büyük ölçüde artıracağı tehdidinde bulunmasının ardından, tahvil piyasasında yaşanan yükseliş, 10 yıllık tahvil getirilerinin %4,15'e yakın seviyelerden sert bir düşüşe geçmesine neden oldu. Bu hamleler, yatırımcıların Federal Rezerv'in yılın kalan iki toplantısından birinde faiz oranlarını yarım puan düşürebileceği yönündeki bahislerine yoğunlaşmasıyla birlikte geldi.

Kaynak: Bloomberg Europe

Bugünün tüm ekonomik gelişmelerinden haberdar olmak için ekonomik takvim sayfamızı ziyaret edin.

Risk Uyarıları ve Yatırım Sorumluluk Reddi Beyanları

İşlem yapmanın yüksek derecede risk içerdiğini ve herhangi bir strateji veya yatırım yöntemini takip etmenin potansiyel kayıplara yol açabileceğini anlıyor ve kabul ediyorsunuz. Sitedeki içerik, katkıda bulunanlarımız ve analistlerimiz tarafından yalnızca bilgilendirme amaçlı sağlanmaktadır. Herhangi bir ticari varlığın, menkul kıymetin, stratejinin veya başka bir ürünün kendi yatırım hedeflerinize ve finansal durumunuza göre yatırım yapmaya uygun olup olmadığını belirlemekten yalnızca siz sorumlusunuz.

Favorilere Ekle

Paylaş

Altın, Bitcoin'in Bir Sonraki Dip Noktasını mı İşaret Ediyor?

Adem

Kripto para

Emtia

Bitcoin (BTC), altının (XAU) riskli varlıkları geride bıraktığı zamanlarda sıklıkla görülen tanıdık bir dip sinyalini sessizce gösteriyor olabilir.

BTC/XAU RSI Aşırı Satış Bölgesine Ulaştı

BTC/XAU oranının günlük göreceli güç endeksi (RSI) artık 30'un altındaki aşırı satım bölgesine derinlemesine düştü ve bu durum Bitcoin'in bir kez daha altının aşırı derecede gerisinde kaldığını gösteriyor.

Bu durum, tarihsel olarak kripto para piyasalarında teslimiyet evreleriyle ve risk iştahının geri dönmesiyle BTC/USD paritesinde güçlü toparlanmalarla örtüşmektedir.

Altın, Bitcoin'in Bir Sonraki Dip Noktasını mı İşaret Ediyor?_1

BTC/XAU ve BTC/USD günlük grafik karşılaştırması.

Geçmiş döngülerde, bu tür RSI sıfırlamaları yeni düşüş trendlerinin başlangıcı yerine tükenme noktalarını işaret ediyordu. Oran bu dip seviyelere her ulaştığında, sermayenin altından kriptoya dönmesiyle Bitcoin'in dolar fiyatı günler veya haftalar içinde toparlanmaya başladı.

Ağustos 2024 ve Mart 2025'te de tam olarak aynı şey yaşandı; BTC/USD paritesi, BTC/XAU grafiğindeki benzer aşırı satım okumalarının ardından %30-90 oranında sıçradı.

Ayrışmalar: Daha Güçlü Dip Sinyali

Mevcut sinyal tamamen aşırı satım yönünde olsa da, en güçlü tarihsel geri dönüşler aşırı satım koşullarının yükseliş yönlü RSI ayrışmalarıyla çakıştığı, BTC/XAU'nun daha düşük dipler yaparken RSI'nin daha yüksek dipler yaptığı zaman gerçekleşti.

Bu sapmalar, fiyatlar düşerken bile düşüş momentumunun azaldığını ortaya koydu ve genellikle makroekonomik dönüm noktalarını işaret etti. Ağustos 2024 ve Mart 2025 senaryoları da bu kalıba uyuyor ve her ikisi de sonrasında çok daha uzun süreli bir Bitcoin yükselişini tetikledi.

Altın, Bitcoin'in Bir Sonraki Dip Noktasını mı İşaret Ediyor?_2

BTC/XAU ve BTC/USD günlük grafik karşılaştırması.

Önümüzdeki haftalarda aynı yapı tekrar oluşursa (aşırı satılmış RSI'ın ardından RSI'da daha yüksek bir dip ve fiyatta daha düşük bir dip olması), bu durum aylar sürecek bir BTC/USD toparlanma evresi için durumu güçlendirebilir.

Altının Öncülüğündeki Toparlanmayla BTC Fiyatı Ne Kadar Yükselebilir?

BTC/XAU paritesinin onaylanması için 20 ve 50 günlük EMA'larını destek olarak geri alması gerekiyor; bu da göreceli momentumda bir değişime işaret ediyor.

BTC/USD grafiğinde 116.000 doların üzerine doğru bir çıkış, bu dönüş sinyaliyle mükemmel bir şekilde örtüşürken, 109.000 dolar desteğinin korunamaması toparlanmayı geciktirebilir.

Altın, Bitcoin'in Bir Sonraki Dip Noktasını mı İşaret Ediyor?_3

BTC/USD günlük fiyat grafiği.

Genel olarak bakıldığında BTC, genişleyen bir kama formasyonu içinde hareket ediyor gibi görünüyor.

20 ve 50 günlük EMA'larla uyumlu bir şekilde konsolidasyon alanının üzerinde net bir sıçrama, Bitcoin fiyatının 125.000 dolar yakınındaki kama üst trend çizgisine doğru yükselişini uzatabilir.

Daha fazla yükseliş, BTC'nin 2025 için popüler bir hedef olan 150.000 dolara ulaşması anlamına gelebilir. Öte yandan, EMA direncinin üzerinde tutunamamak, 100.000 dolara doğru bir düşüş için 109.000 dolar ortası seviyelerinin tekrar test edilmesi anlamına gelebilir.

Kaynak: fxempire

Risk Uyarıları ve Yatırım Sorumluluk Reddi Beyanları

Favorilere Ekle

Paylaş

TSMC'nin kazancı Asya çip sektöründeki fırsatlar hakkında neler ortaya koyabilir?

Adem

Ekonomik

Yarı iletken değer zincirini anlamak

Yarı iletken endüstrisi, tasarım, üretim ve montajı kapsayan küresel çapta dağıtılmış bir değer zinciri üzerinden faaliyet göstermektedir. Her aşama, özel uzmanlık ve önemli sermaye yatırımı gerektirerek yatırımcılar için farklı fırsatlar yaratmaktadır.

Değerin nerede yaratıldığını anlamak, umut vadeden yatırım fırsatlarının belirlenmesine yardımcı olur. Asyalı firmalar, ABD şirketlerinin kolayca kopyalayamayacağı üretim aşamalarında baskın konumlar kurmuşlardır.

Aşağıdaki bölümlerde her aşama ayrı ayrı ele alınıyor ve sektörün geleceğini şekillendiren kilit oyuncular vurgulanıyor.

Şekil 1: Yarı iletken değer zincirindeki önemli oyuncuları gösteren infografik

Aşama 1: tasarım

Yarı iletken tasarımı, yongaların özel yazılımlar kullanılarak kavramsallaştırıldığı, araştırmanın en yoğun olduğu aşamadır. Şirketler, yonga mimarileri oluşturmak için Elektronik Tasarım Otomasyonu (EDA) araçları ve fikri mülkiyet (IP) çekirdeklerini kullanır.

Bu aşama, önemli mühendislik uzmanlığı ve inovasyon gerektiriyor. Nvidia gibi ABD firmaları son teknoloji çip tasarımında lider konumdayken, Tayvanlı MediaTek mobil ve otomotiv çiplerinde önemli bir konuma sahip.

Tasarım şirketleri, fikri mülkiyet avantajları sayesinde genellikle yüksek kâr marjlarıyla faaliyet gösterirler. Ancak, fiziksel çip üretimi için tamamen üretim ortaklarına bağımlıdırlar.

Aşama 2: gofret üretimi

Silisyum yonga üretimi, tüm yarı iletken yongaların temel malzemesini oluşturur. Üreticiler saf silisyum silindirler üretir, bunları ince yongalar halinde keser ve mükemmel pürüzsüzlüğe ulaşana kadar cilalarlar.

Bu boş yonga plakaları, üretim sırasında devrelerin üzerine basıldığı tuval görevi görür. Bu işlem, olağanüstü hassasiyet ve saflık standartları gerektirir.

Japonya merkezli Shin-Etsu ve SUMCO, birlikte dünyadaki silikon yongaların yarısından fazlasını tedarik ediyor. Bu temel malzemedeki hakimiyetleri, küresel çip üretim kapasitesi üzerinde önemli bir etkiye sahip olmalarını sağlıyor.

Yarı iletken segmentlerinin tamamında istikrarlı talebin olması, gofret tedarikçilerini sektör içinde nispeten defansif bir konuma getiriyor.

Aşama 3: ön uç üretimi

Ön uç üretimi, gerçek yongaların silikon yongalar üzerinde üretildiği en sermaye yoğun aşamayı temsil eder. Bu süreç, tekrarlanan biriktirme, litografi, aşındırma ve cilalama döngülerini içerir.

Gelişmiş çiplerin üretimi, dört ila altı ay süren 1000'den fazla adım gerektirir. Modern üretim tesislerinin inşası ve donanımı milyarlarca dolara mal olmaktadır.

Üretim ve dökümhane hizmetleri

Tayvan merkezli TSMC, küresel dökümhane gelirinin yaklaşık %70'ini elinde bulunduruyor ve Apple, AMD, Nvidia ve daha birçok şirket için çip üretiyor. Şirket, 3 nm çiplerin yüksek hacimli üretiminde öncü rol oynayarak dünyanın en gelişmiş çiplerinde teknolojik liderliğini pekiştirdi.

Güney Koreli Samsung Electronics dünyanın en büyük ikinci dökümhane işletmesini yürütürken, Çin'in SMIC şirketi ise küresel olarak dördüncü sırada yer alıyor.

Bellek yongası hakimiyeti

Güney Kore, küresel DRAM ve NAND flash bellek pazarlarına hakim olan bellek yongası devleri Samsung ve SK Hynix'e ev sahipliği yapıyor. Bu şirketler, birlikte DRAM pazar payının %70'inden fazlasını kontrol ediyor.

Bellek yongaları dünya çapında neredeyse her bilgisayarda, akıllı telefonda ve veri merkezinde bulunur. Ancak talep, tüketici elektroniği yükseltme döngüleri ve veri merkezi genişlemesiyle yakından bağlantılı olarak döngüsel olabilir.

Malzeme ve ekipman tedarikçileri

Japon firmaları, çiplere baskı devre desenleri için gerekli olan fotorezistler ve fotomaskeler konusunda lider konumdadır. Hoya ve Shin-etsu, bu özel malzeme pazarlarında kilit oyunculardır.

Üretim ekipmanları bir diğer önemli bağımlılığı temsil ediyor. Tokyo Electron biriktirme araçları ve aşındırma ekipmanları sağlarken, Advantest hiçbir modern dökümhanenin olmadan çalışamayacağı test sistemleri sağlıyor.

Hammaddeler, yarı iletken üretiminin temelini oluşturur. ABD Jeoloji Araştırması verilerine göre Çin, küresel silikon üretiminin %69'unu ve galyum üretiminin %98'ini kontrol ediyor. Bu hammaddeler, ticaret müzakerelerinde güçlü bir pazarlık unsuru teşkil ediyor.

Aşama 4: montaj, test ve paketleme

Üretimden sonra, yongalar ayrı ayrı yongalara kesilir, kusurlara karşı test edilir ve devre kartı montajı için koruyucu çerçevelere paketlenir. Bu arka uç üretim aşaması, üretimden daha fazla emek gerektirir.

Tayvan merkezli ASE, dünya genelinde dış kaynaklı montaj, test ve paketleme (ATP) hizmetlerine hakim konumdadır. Çin merkezli JCET ve Tongfu Microelectronics ise son yıllarda pazar paylarını hızla artırmıştır.

Yapay zeka (YZ) bilişimine geçiş, karmaşık paketleme çözümlerine olan talebi artırdı ve teknik uzmanlığa sahip yerleşik oyuncuların bundan faydalanmasını sağladı.

TSMC kazançları mercek altında

TSMC, bu ayın başlarında yayınladığı üçüncü çeyrek gelir verilerinde, yıllık bazda %30 büyüme göstererek piyasa beklentilerini aştı. Bugünkü kapsamlı kazanç raporunun, 408,4 milyar NT$'lık rekor net geliri (yıllık %26 büyüme) ortaya koyması bekleniyor.

Yatırımcılar, yapay zeka çiplerine olan talebi ölçmek için gelişmiş düğümlerin (7nm ve altı) gelir katkısını inceleyecek. Yönetimin değişken ABD ticaret politikalarıyla başa çıkma stratejisi de odak noktası olacak. TSMC, Arizona'da 165 milyar dolar değerinde tesis inşa etme taahhüdünde bulundu.

Değer zinciri boyunca performans karşılaştırması

Değerleme ölçütleri ve performans, farklı yarı iletken segmentleri arasında önemli ölçüde farklılık gösterir ve bu durum, segmentlerin değer zincirindeki farklı rollerini ve yatırımcı algılarını yansıtır. Yatırımcılar, yarı iletken sektörünün tüm potansiyelinden yararlanmak için ABD ve Avrupa şirketlerinin ötesine bakmalıdır.

Kaynak: ig

Bugünün tüm ekonomik gelişmelerinden haberdar olmak için ekonomik takvim sayfamızı ziyaret edin.

Risk Uyarıları ve Yatırım Sorumluluk Reddi Beyanları

Favorilere Ekle

Paylaş

QT Son Turunda mı?

Adem

Ekonomik

Başkan Powell Salı günü yaptığı konuşmada çeşitli konulara değindi. Dikkat çeken bir alıntı vardı:

"Önümüzdeki aylarda bilanço daralmamızın sonuna yaklaşıyor olabiliriz." Piyasa yorumu, QT'nin yakında sona ereceği yönünde. Hatırlatmak gerekirse, niceliksel sıkılaştırma olarak da bilinen QT, üç yıldan uzun süredir yürürlükte.

Fed, QT'yi uygulamaya başladığından beri elindeki varlıkları yaklaşık 3,5 trilyon dolar azalttı. Aşağıdaki grafik, Fed'in mevcut Hazine, ipotek ve kamu varlıkları varlıklarının yaklaşık 6,6 milyar dolar olduğunu ve bu rakamın pandemi öncesi seviyelerin hala %50'sinden fazla üzerinde olduğunu gösteriyor.

Powell, Philadelphia'daki Ulusal İşletme Ekonomisi Derneği'nde yaptığı konuşmada bu şaşırtıcı açıklamayı yaptı. QT'nin neden sona erebileceğini açıklamak için, 2019 sonbaharında ortaya çıkan likidite sıkıntılarına işaret etti. O dönemde, bazı borçluların krediyi destekleyecek yeterli ve sağlam teminatları olmasına rağmen, kısa vadeli kredi faiz oranları yükseliyordu.

Fed, bu likidite sıkıntılarını gidermekte geç kaldığını düşünüyor. Sonuç olarak, nispeten güçlü bir ekonomiye rağmen faiz oranlarını %0,75 oranında düşürdü. Powell benzer sorunlar görmediğini iddia etse de, kredi piyasalarında son zamanlarda bir daralma olduğunu fark ediyor. Şaşırtıcı olmayan bir şekilde, yakın zamanda belirttiğimiz gibi, Powell'ın yorumları, Fed'in gecelik ters repo programı bakiyelerinin neredeyse sıfıra yakın olduğu ve piyasada artık fazla rezerv bulunmadığı anlamına geldiği bir dönemde geldi. Peki, QT daha sıkı piyasa koşullarına mı yol açıyor? Powell öyle düşünüyor olmalı.

Marjinal olarak, QT'nin sona ermesi tahvil piyasaları için avantajlı. Piyasa, mali açıklar nedeniyle normalden yüksek Hazine tahvillerini emmenin yanı sıra, Fed'in daralan bilançosu nedeniyle aylık yaklaşık 40 milyar dolarlık bir borcu da emmek zorunda kalıyor. 40 milyar doların 5 milyar doları ABD Hazine tahvillerinde, kalan 35 milyar doları ise ipotek teminatlı menkul kıymetlerde bulunuyor.

Çöp Kredi Piyasalarında Bazı Sıkıntılar

Aşağıdaki grafik, kurumsal kredi getiri farklarını (spread) takip etmektedir. Kurumsal tahvil yatırımcısı olmasanız bile, kurumsal kredi farkları (ABD Hazine Bonolarına kıyasla) hisse senedi piyasaları için iyi bir öncü gösterge olabilir. Dar veya düşük spreadler, kurumsal tahvillerde ve genellikle borsada yükseliş eğilimini gösterir. Genişleyen veya yükselen spreadler ise, borsaya sızabilecek bazı kredi endişelerini gösterir. Aşağıdaki sayfa, spreadlerin daralıp daralmadığını veya genişleyip genişlemediğini takip etmemize yardımcı olur.

Dikkat çekici bir şekilde, sağ alttaki kutu, çöp tahvillerin (BBB'den düşük) getirilerinin son dört haftada yatırım notu olan tahvillere (BBB veya üzeri) kıyasla arttığını gösteriyor. Baz puan olarak ifade edildiğinde artış miktarı makul görünse de, sağ üst köşedeki grafik, spread'deki artışın uzun vadeli bir bağlamda neredeyse fark edilemeyeceğini gösteriyor. Son dönemdeki artışları takip etmeye devam edeceğiz. Çöp tahvillerde ve daha da önemlisi düşük notlu yatırım notu olan tahvillerde de devam etmesi daha endişe verici olacaktır.

Kaynak: yatırım

Bugünün tüm ekonomik gelişmelerinden haberdar olmak için ekonomik takvim sayfamızı ziyaret edin.

Risk Uyarıları ve Yatırım Sorumluluk Reddi Beyanları

Favorilere Ekle

Paylaş

Senato, Trump'ın Direndiği Rusya Yaptırımları Tasarısı Hakkında Yakında Oylama Yapacak

Devin

Siyasi

Cumhuriyetçi liderin bir yardımcısı, Senato Çoğunluk Lideri John Thune'nin Rusya ile ticaret yapan ülkelere yaptırım uygulanmasını öngören bir yasa tasarısını oylamaya sunmaya hazır olduğunu söyledi.

Thune, Perşembe günü daha önce yasa tasarısının destekçisi olan ve en az 85 senatörün desteğine rağmen aylardır bekletilen Cumhuriyetçi Senatör Lindsey Graham ile bir araya gelmişti.

Thune'nin yardımcısı, yasa tasarısının oylanması için belirli bir takvim vermedi.

Yasa tasarısı, Başkan Donald Trump'a, Rus enerji ürünleri satın alan ve Ukrayna'yı aktif olarak desteklemeyen ülkelerden yapılan ithalatlara %500'e varan gümrük vergileri uygulama yetkisi veriyor. Bu, özellikle Çin ve Hindistan gibi Rus enerjisinin başlıca tüketicilerini hedef alıyor.

Yasa tasarısına yakın bir kaynak, yasa tasarısının son halinin Trump'a vergileri istediği gibi belirleme ve ayarlama yetkisi verdiğini söyledi. Trump ayrıca muafiyetlere izin vermeyi de seçebilir.

Kaynak, Kongre ile Beyaz Saray'ın yasa tasarısının zamanlaması konusunda görüşmeler yürüttüğünü ve ilerleme kaydedilip kaydedilmeyeceğine ilişkin kararın Trump'a ait olduğunu söyledi.

Trump, oylama konusunda isteksizdi ancak Ukrayna'daki savaş nedeniyle Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'e giderek daha fazla sinirleniyor ve bu hafta Başkan Volodimir Zelenskiy'nin hükümetine daha fazla savunma silahı göndereceğini doğruladı; bu, Pentagon'un daha önce verdiği arayı ortadan kaldırdı.

Trump, Perşembe günü yaptığı açıklamada, Beyaz Saray'da Zelenskiy ile planlanan görüşmesinden bir gün önce Putin ile görüşeceğini söylemişti.

Trump, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "Görüşme devam ediyor, uzun bir görüşme ve görüşmenin sonunda ben ve Başkan Putin'in içeriğini aktaracağız" ifadelerini kullandı.

Temsilciler Meclisi'nin kendi tasarı versiyonu bu yılın başlarında sunuldu ve Senato'nun versiyonunu yansıtıyor. Eylül ayında Cumhuriyetçi Temsilci Mike Turner, Meclis Başkanı Mike Johnson'dan oylama planlamasını talep etti.

Ancak Temsilciler Meclisi'nde oylama henüz çok uzakta olabilir. Johnson, ABD hükümetinin kapalı olduğu dönemde Temsilciler Meclisi üyelerini evde tuttu ve Senato finansman çıkmazını çözene kadar onları geri getirmeyeceğini söyledi.

Kaynak: Bloomberg Europe

Risk Uyarıları ve Yatırım Sorumluluk Reddi Beyanları

Favorilere Ekle

Paylaş

Yapay zekanın gücü tükendiğinde, bağlantıya Bitcoin adı verilir

Adem

Kripto para

Blok 1: Temel haberler

BlackRock, tokenleştirmeye büyük yatırım yapıyor: Larry Fink'e göre "Daha yolun başındayız"

BlackRock CEO'su Larry Fink'e göre, geleneksel varlıkların tokenleştirilmesi (RWA) henüz emekleme aşamasında. Fink, tahviller, hisse senetleri ve gayrimenkul gibi her türlü varlığın bir gün blok zincirinde temsil edileceğini ve bunun daha likit, 24 saat açık küresel piyasalara olanak sağlayacağını öngörüyor. Tokenleştirilmiş Hazine tahvili piyasasının %34'ünü elinde bulunduran BUIDL fonuyla halihazırda oldukça aktif olan BlackRock, 34 milyar dolar olarak tahmin edilen bir pazarın %8'ini ele geçiriyor. Fink şimdi daha da ileri gitmek istiyor: Kripto yatırımcılarını uzun vadeli yatırımlara çekmek için ETF'leri tokenleştirmek. Ona göre bu yeni dalga, BlackRock için "bir sonraki büyük fırsatı" temsil ediyor.

Euro stablecoin'leri: Fransa Merkez Bankası Başkanı teşvik ediyor... ama düzenliyor

Fintech 2025 Forumu'nda François Villeroy de Galhau, euro stablecoin'ler etrafındaki Avrupa girişimlerini memnuniyetle karşıladı. Bankaları, yakın zamanda kurulan dokuz Avrupa bankasından oluşan bir konsorsiyuma atıfta bulunarak, dolara yerel bir alternatif geliştirmeye çağırdı. Ancak, bu görünürdeki desteğin ardında, başkan MiCA çerçevesinin sıkılaştırılması çağrısında bulunuyor: AB dışı ihraçların daha sıkı kontrol altına alınması, ESMA tarafından Avrupa'nın denetlenmesi vb. Sonuç olarak, euro stablecoin'ler, dolar devlerinin çok gerisinde, yalnızca %0,18'lik bir pazar payıyla yükselişte zorlanıyor. Binance'in BNB'si, USDT ve XRP'yi geride bırakarak kripto para podyumuna yükseldi.

IBIT: BlackRock'ın Bitcoin ETF'si en karlı ürünü oldu

İki yıldan kısa bir süre önce piyasaya sürülen IBIT spot Bitcoin ETF'si, BlackRock'ın göz bebeği olarak kendini kanıtladı: yaklaşık 100 milyar dolarlık yönetim, 245 milyon dolarlık yıllık gelir... ve şirketin diğer ETF'lerinden daha hızlı bir yükseliş. Devler IWF ve EFA'yı şimdiden geride bıraktı ve rekor sürede (435 gün) 100 milyar dolarlık kulübüne yaklaşıyor. Kurumsal benimseme hızla artıyor (Harvard 116 milyon dolar yatırım yaptı) ve BlackRock şimdiden bir sonraki adım üzerinde çalışıyor: kapalı çağrılara dayalı birinci sınıf bir Bitcoin ETF'si. Ancak IBIT'nin fiyata maruz kalma sağladığını, tam mülkiyet sağlamadığını unutmamak gerekir. Egemenlik söz konusu olduğunda, hiçbir şey öz-koruma hakkının yerini tutamaz.

Bitcoin: Bir balina çöküşü tetikliyor... ve 150 milyon dolar kâr elde ediyor

Anonim bir yatırımcı, yeni ABD gümrük vergisi önlemlerinin açıklanmasından hemen önce Bitcoin'de ciddi bir açığa satış yaptı ve piyasa %15 düştü. Sonuç: 20 milyar dolardan fazla tasfiye, 400 milyar dolar ziyan ve ısrarla tekrarlanan bir söylenti: dahiyane bir hamle mi yoksa içeriden bilgi ticareti mi? Adresin, ETH ve SOL'da aynı hamleyi tekrarladığı ve potansiyel olarak 160 milyon dolar daha kazandırdığı bildiriliyor. Yatırımcılar klasik bir makroekonomik bahisten bahsediyor, ancak zamanlamanın hassasiyeti soruları gündeme getiriyor. Bu arada, platformlar yavaşladı ve binlerce yatırımcı hazırlıksız yakalandı. Bu, balinaların hala en donanımlı olduğu ultra dalgalı bir piyasada kaldıraç kullanımının risklerini hatırlatıyor...

Blok 2: Haftanın Kripto Analizi

Megawattlar kıt, bağlantı kuyrukları büyüyor ve yapay zeka mevcut her kilovatı tüketiyor. Bu darboğazda, bir oyuncu altyapı ortağı olarak ortaya çıkıyor: Bitcoin madencileri. Yüksek yoğunluklu megawattları yutacak, çılgın rafları soğutacak ve 7/24 çalışacak şekilde tasarlanmış çiftlikler; tam da yapay zeka veri merkezlerinin talep ettiği şey. Bernstein durumu açık ve net bir şekilde açıklıyor: Bu kripto operatörleri, yapay zekanın "stratejik destekçileri" haline geliyor.

Teşhis çok açık: Ağ tıkanıklığı, Amerika Birleşik Devletleri'ndeki veri merkezlerinin genişlemesini geciktiriyor ve bazı bölgelerde bağlantı gecikmeleri yedi yıla kadar çıkıyor. Bu arada, Bitcoin madencileri 14 GW'tan fazla "güvenli" elektriği kontrol ediyor; sözleşmeler, sahalar ve trafolar zaten mevcut. Operasyonel çeviri: ölçeklendirmeye giden bir kısayol. Sıfırdan başlamak ("sıfırdan") yerine, hiper ölçekleyiciler yapay zeka yüklerini mevcut sahalara bağlayarak yıllar kazanabilir. Bernstein, IREN ve Riot Platforms'a atıfta bulunuyor: Bu kampüslerin dönüştürülmesi, dağıtım süresini %75'e kadar azaltacaktır.

Bilgisayar gücüne duyulan açlık azalma belirtisi göstermiyor. Microsoft, 2026 yılına kadar kapasite sıkıntısı öngörüyor; başka yerlerde ise çip ve raf rezervleri için anlaşmalar yapılıyor: Nebius, Microsoft için 17,4 milyar dolar değerinde GPU anlaşması imzaladı; CoreWeave, kullanılmayan sunucu alanını bloke etmek için Nvidia'ya 6,3 milyar dolar taahhüt etti. Bu sprintte, Bitcoin madenleri önceden kablolanmış yakıt ikmal istasyonlarına benziyor. Kripto tarafında ise ekonomik denklem değişimi yönlendiriyor. Yarılanmalar gerçekleştikçe, başabaş noktası yükseliyor; uzun süreli bir ayı piyasasında, operatörler kendilerini zor bir durumda buluyor. Yapay zekaya yönelmek, döngüleri yumuşatmak ve zaten amorti edilmiş fiziksel varlıkları (arazi, hatlar, trafo merkezleri) paraya çevirmek anlamına geliyor.

Hareket yoğun sermaye çekiyor. BlackRock, Nvidia, xAI ve Microsoft'tan oluşan bir konsorsiyum, Aligned Data Centers'ı 40 milyar dolara satın aldığını duyurdu. Bu, 100 milyar dolara kadar (30 milyar doları öz sermaye dahil) yatırım yapmayı planlayan Yapay Zeka Altyapı Ortaklığı'nın (AIP) ilk adımı. Aligned'ın Amerika kıtasında 50 kampüsü ve 5 GW'tan fazla kurulu gücü (GW) faaliyette veya planlanmış durumda. Buradaki bilinçaltı mesaj, veri altyapısının yapay zekanın bir sonraki aşamasının hammaddesi haline geldiği ve en güçlü bilançoların da bu sürece dahil olduğu yönünde.

Borsada hikaye yayılıyor. Yapay zekaya yönelen madencilerin (Hut 8, IREN, Bitfarms, CleanSpark) hisseleri, yeni statülerinin de etkisiyle yükseliyor: artık sadece "Bitcoin oyunları" değil, saf altyapı oyuncuları. BTC 110.000 dolara yaklaştığında nakit akışı rahat bir nefes alıyor; durgunlaştığında ise yapay zeka, akışın temelini oluşturuyor.

Yapay zekanın gücü tükendiğinde, bağlantıya Bitcoin_1 adı verilir

1 Ocak'tan bu yana Bitcoin, Hut 8, IREN, Bitfarms ve CleanSpark hisse senedi fiyatları

İzlenmesi gereken bir domino etkisi daha var. Madencilikten yapay zekaya aktarılan her megavat, madencilik tarafındaki rekabet baskısını azaltırken, simetrik olarak veri merkezi tarafındaki kapasite mücadelesini de yoğunlaştırıyor. Peki denge nerede sağlanacak? Elektrik fiyatları, BTC döngüleri, yapay zeka öğrenme eğrisi ve yerel teşviklerin (izinler, vergilendirme, ağlar) kesiştiği noktada.

Kısa vadenin ötesinde, bir gerçek apaçık ortada: Esnek ve kontrol edilebilir elektrik yüklerini absorbe etmek için oluşturulan bu kripto siteleri, bilişimin yeni lojistiğinin tüm gerekliliklerini karşılıyor. Ağ için esnekler, hızla yeniden yapılandırılabilirler, halihazırda finanse edilmişler ve bağlantılılar. Dün "bitcoin çiftlikleri"ydiler. Yarın ise bilişim ekonomisinde çok yönlü düğümler olacaklar.

Yapay zekanın gücü tükendiğinde, bağlantıya Bitcoin_2 adı verilir

Blok 3: Haftanın okumaları

Federal yetkililer, iddia edilen bir dolandırıcılık imparatorluğundan rekor değerde 15 milyar dolarlık Bitcoin ele geçirdi (Wired)

Yeni stablecoin rejimi (FT)

Kaynak: marketscreener

Risk Uyarıları ve Yatırım Sorumluluk Reddi Beyanları

Favorilere Ekle

Paylaş

Altını satmak için henüz bir neden yok - Tanglewood CIO Merrill

Adem

Emtia

Altın piyasası, ons başına 4.200 dolar civarındaki rekor seviyelerdeki fiyatları destekleyen güçlü temeller göstermeye devam ediyor. Ancak piyasada eksik olan bir şey var: Birçok yatırımcı, bu güçlü ivmenin ortasında kâr almak için acil bir ihtiyaç görmüyor.

Tanglewood Total Wealth Management'ın Kurucusu, Başkanı ve CIO'su John Merrill, Kitco News'e verdiği son röportajda, altının şu anda toplam portföyünün yaklaşık %12'sini oluşturduğunu ve bu oranın hedeflediği %10'luk paya kıyasla fazla ağırlıklı bir pozisyon olduğunu söyledi.

Merrill, 2023'ten beri altına karşı iyimser olduğunu, başlangıçta %5 ila %6'lık bir yatırımla başladığını açıkladı. Son iki yılda, metalin benzeri görülmemiş kazançları nedeniyle altın varlıklarını birkaç kez yeniden dengelediğini de sözlerine ekledi. Ancak, geleceğe baktığında, şu anda kâr almak için bir sebep görmüyor.

"Altınımızı tutmaya devam edeceğiz," dedi. "Geleneksel olarak yıl sonunda yeniden dengeleme yaparız, bu yüzden altınımızın fiyatının yükselip yükselmediğine o zaman bakacağız."

Merrill, altın kârının bir kısmını masadan kaldırsa bile küresel ekonomide köklü bir değişimin olması nedeniyle temel pozisyonunu korumaya devam edeceğini söyledi.

"Altın sahibi olacağız. 20 yıl sonra oranın ne olacağını bilmiyorum ama altına sahip olacağız çünkü yerini hiçbir şey tutamaz" dedi.

Merrill, artan küresel devlet borcunun şu anda altın talebini artıran en büyük etken olduğunu açıkladı. Dünya genelinde itibari para birimlerinin alım gücü azaldıkça yatırımcıların servetlerini korumak için çaresiz kaldığını belirtti.

Aynı zamanda, artan borcun, bir zamanlar en güvenli liman varlığı olarak kabul edilen uzun vadeli Hazine bonoları için önemli riskler yarattığını belirtti.

"Bunu 2023'te fark etmeye başladık; altın için yeni itici güçler vardı. Altını hiçbir zaman bir enflasyon koruması olarak düşünmemiştik çünkü bu konuda kötü bir geçmişi vardı, ama aslında bir felaket koruması. Ve şimdi bir felaket koruması olmaktan çıkıp bir döviz korumasına dönüştü," dedi.

Merrill, altının döviz kuru riskine karşı korunma rolünün, 2008 Büyük Finansal Krizi'ne kadar uzandığını söyledi. O dönemde, Federal Rezerv'in faiz oranlarını sıfıra indirmesi ve niceliksel genişlemeye gitmesiyle altın fiyatları tüm zamanların en yüksek seviyelerine ulaşmıştı.

2020 pandemisi sırasında hükümetin teşvik harcamalarının egemen borç sorunlarını daha da kötüleştirdiğini ve durgunluk tehdidinin küresel finans sisteminin sağlığını daha da kötüleştireceğini sözlerine ekledi.

Merrill, kontrol edilmeyen kamu harcamalarının yanı sıra ABD dolarının Rusya'ya karşı silah olarak kullanılması ve yoğunlaşan küresel ticaret savaşının, doların dünya rezerv para birimi olarak kullanılmasına olan güveni aşındırdığını söyledi.

"Altın alternatif haline geldi çünkü hiç kimsenin rezerv para birimi olarak işlev görebilecek kadar büyük, istikrarlı veya serbest bir para birimi yok" dedi.

Merrill, küreselleşme karşıtı eğilimin, ülkelerin yeni bir rezerv para birimi geliştirme konusunda işbirliği yapmasını giderek zorlaştırdığını belirtti.

Altın fiyatları şu anda tüm zamanların en yüksek seviyelerinde işlem görse de (bu yıl şimdiye kadar yaklaşık yüzde 60 arttı) ve aşırı alım yapılmış gibi görünse de Merrill, bunun daha fazla yatırım talebi önünde bir engel olarak görmediğini söyledi.

Altının başlıca para birimlerine karşı aşırı alım pozisyonunda olduğunu ancak hisse senedi piyasalarına kıyasla değerinin altında kaldığını da sözlerine ekledi.